16 Mayıs 2011 Pazartesi

Mimar, mühendis ve şehir plancıları mitingde buluştu

 

Mimar, mühendis ve şehir plancıları mitingde buluştu


Onbinlerce mimar, mühendis ve şehir plancısı Ankara'da yaptıkları mitingde meslek alanlarında yaşananlar ve Türkiye'deki yakıcı sorunlara karşı tepki gösterdi.
Türkiye’nin dört bir yanından gelen mühendis, mimar ve şehir plancıları, "Haklarımız, geleceğimiz, halkımız, ülkemiz için söyleyecek sözümüz var” çağrısıyla Ankara Sıhhiye Meydanı’nda buluştu. On binlerce kişinin katıldığı miting büyük bir coşkulu geçti.






15 Mayıs Pazar günü sabah saatlerinden itibaren TMMOB’ye bağlı 23 odanın pankartları altında Tren Garı’nda toplanmaya başlayan mühendis, mimar ve şehir plancıları taşıdıkları dövizlerle meslek alanları üzerinden Türkiye’nin sorunlarına dikkat çekti.
Bandista’nın müzikleri eşliğinde mitingi alanına giren coşkulu kalabalık, sloganlarla “Eşitlik, özgürlük, bağımsızlık, demokrasi ve bir arada yaşama” taleplerini dile getirdi.
DİSK, KESK, TTB, emek-meslek örgütleri, siyasi partiler, demokratik kitle örgütlerinin de destek verdiği miting, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı’nın konuşmasının ardından Sevinç Eratalay konseriyle sona erdi.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı yaptığı konuşmada, ülkemizde iktidara gelen tüm düzen partilerinin halka ekonomik krizleri, zamları, düşük ücretleri, işsizliği, yoksulluğu ve güvencesiz çalışmayı bıraktıklarını; halkın eğitim hakkına, sağlıklı yaşam hakkına göz diktiklerini, hepsinin "Paran varsa okursun, paran kadar ilaç, paran kadar tedavi dediklerini" dile getirdi.
"AKP zengin dostu yoksul düşmanıdır. Emperyalizmin ve büyük sermaye güçlerinin ülkemizde şimdi AKP eliyle uyguladığı düzen altta kalanın canı çıksın düzenidir" diyen Soğancı, AKP‘nin Başbakanı, Bayındırlık Bakanının TMMOB‘yi de düzene sokacağını söylediğine atıfla "50 yıllık tarihimizde biz bunları çok duyduk. Ama onlar bu ülkenin mühendisini, mimarını, şehir plancısını bilmez, anlamaz. Görsünler TMMOB‘yi bugün bu alanda" diyerek TMMOB'nin teslim olmayacağını ifade etti.
TMMOB seçim bildirgesini oylattı
"İktidarın verdiği güçle giderek küstahlaşan AKP-Cemaat Koalisyonuna karşı gerçek özgürlükler ve demokrasi mücadelesi ise ancak buna karşı bir direniş hattının kurulması ile mümkün olabilir" diyen Soğancı, "TMMOB‘nin oyu 12 Haziran‘da da eşitlikten, bağımsızlıktan, emekten, barıştan, hakça paylaşımdan ve insanca yaşamdan yana olacaktır" sözlerinin ardından TMMOB'nin kimlere oy vermeyeceğini alana yönelttiği sorularla ortaya koydu. Soğancı kitleye şu soruları sordu:
Ülkemizin tüm varlıklarını özel sermayeye peşkeş çekenlere, özelleştirmecilere oy verecek miyiz?
Ulusal, bölgesel ve kentsel düzeyde planlı ve kamusal bir ekonomi politikası benimsemeyen, kamusal kaynaklara dayalı ve istihdam odaklı sanayileşme ve kalkınma politikalarını uygulamayanlara oy verecek miyiz?
Dünya Bankası, IMF, AB ve benzeri kuruluşların dayattıkları, yerli işbirlikçilerin uyguladıkları "yapısal uyum ve istikrar programları"nı uygulayanlara oy verecek miyiz?
Ülkemize dayatılan dışa bağımlı enerji politikaları üzerinden doğayı, insanımızı yok sayanlara, Madenlerimiz, jeotermal kaynaklarımız, kıyı ve ormanlarımızı yerli ve yabancı sermayeye yağmalatanlara oy verecek miyiz?
12 Eylül düzeninin ürünü olan YÖK‘ü kaldırmayanlara, eğitimde öğrenciyi müşteri olarak görenlere; parasız, eşit, bilimsel, demokratik, fırsat eşitliğine dayalı ve anadilde eğitimi sağlamayanlara oy verecek miyiz?
Eğitim, sağlık ve barınma hakkımızın en temel insan hakkı olduğunu kabul etmeyenlere, Kapitalizmin emeği baskı altına alan stratejilerinin uygulayıcılarına, tüm çalışanlara grevli, toplu sözleşmeli sendikalaşma hakkını tanımayanlara oy verecek miyiz?
İşçi sağlığı ve iş güvenliği hizmetlerini kamusal bir hizmet olarak tanımayanlara, Kentsel dönüşüm adı altında kentlerimizi yağmalayanlara oy verecek miyiz?
Tarım arazilerinin yok olmasına, kirlenmesine, GDO‘lu gıdaların ülkemize sokulmasına izin verenlere, çiftçimizi üretimden, tarlasından koparanlara, Ülke ormanlarını 2/B, özel ağaçlandırma vb. ad altında rant sağlamak amacıyla talana açanlara,
Suyumuzu ticarileştirenlere oy verecek miyiz?
Kadına yönelik şiddeti ve toplumsal hayatın her noktasında cinsiyet ayrımcılığını önlemeyenlere, kadın sesine düşman olanlara oy verecek miyiz?
Ülkemizi ırkçı şoven yaklaşımlar temelinde kamplaştıranlara, Tüm dillerin, kültürlerin, inançların ve renklerin kendilerini özgürce ifadesini engelleyenlere oy verecek miyiz?
Derelerimiz özgür akmasın diyenlere, nükleer santralları başımıza bela edenlere oy verecek miyiz?
Gençlerimizin geleceklerini karartanlara oy verecek miyiz?
Başta düşünce ve örgütlenme özgürlüğünün önündeki engeller olmak üzere demokrasinin önündeki tüm engelleri kaldırmayanlara oy verecek miyiz?
Emperyalizmin savaş ve işgal politikalarına alet olanlara, emperyalizm işbirlikçilerine oy verecek miyiz?
Mühendislik, mimarlık, şehir plancılarını gözden çıkaranlara, TMMOB‘ye düşmanlık besleyenlere oy verecek miyiz?
TMMOB mitinginin başladığı anlarda; tüm Türkiye'de eşzamanlı olarak yapılan internet sansürüne karşı eylemin Ankara ayağı Sakarya Caddesinde başlamış bulunuyordu. 22 Ağustos'ta yürürlüğe girecek internet paketleri uygulamasının Türkiye'de internetin ölümü anlamına geleceğini düşünen Alternatif Bilişim Derneği ve Linux Kullanıcıları Derneği gibi bilişim dernekleri, internetteki sosyal sitelerde örgütlenip alana gelen kullanıcılar, Ankara Barosu, EMO'da örgütlü Bilgisayar Mühendislerinin Sakarya'da yaptıkları eyleme mitingden çıkanların destek vermesiyle Sıhhiye'deki eylem Sakarya'da yapılan basın açıklamasıyla sona erdi.
(soL-Ankara)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder