Mühendis, Mimar, Şehir Plancısı Arkadaş,
Bizler bu ülkenin mühendis, mimar ve şehir plancılarıyız. Bizler bu ülkenin okumuş insanlarıyız. Tüm üretim süreçleri içerisinde yer alan meslek disiplinlerinin üyeleriyiz. Bizler ülke kalkınmasında kullanılacak teknoloji ve planları halkın çıkarları doğrultusunda tanımlayan, bilimin uygulayıcılarıyız. Ülkemiz yine bir seçim döneminde. Bütün partiler çılgınca projelerini sırayla açıklıyorlar. Peki, bizler bu projelere nasıl bakıyoruz ve neler bekliyoruz?
Kentlerimiz her geçen gün insanlarımızın yaşam alanının kısıtlandığı mekânlar haline getirilmekte ve temel hakkımız olan barınma hakkımız ranta teslim edilmekte. Peki, sen bu ülkenin bir mühendisi, bir mimarı, bir şehir plancısı olarak “prestijli konut” projelerinin içerisinde yer almak, kentlerimizi işgal eden müteahhitlerin kölesi olmak yerine; ülkemizin konut sorununu çözmeye yönelik bir irade ortaya koymak istemez misin?
Ülkemizde yer üstü su kaynakları enerji üretmek bahanesiyle yağmaya açılmış durumda. Ortak zenginliğimiz olan akarsularımız HES projeleri ile özelleştirilmekte, kullanım hakkı para babalarına devredilmekte ve toprak mülkiyeti el değiştirmekte. Peki, sen bu yağma projelerine ortak olmak yerine; enerji ihtiyacının merkezi planlama ile çözüldüğü ve doğanın korunduğu bir çözümün mühendisi, mimarı, şehir plancısı olmak istemez misin?
Ülkemiz tarımsal açıdan emperyalist şirketlerin tekeline girmiş durumda. Kendi ürününü üretemeyen, kendi tohumu kullanamayan bir ülke haline getirildi. Tarım alanlarımız yok olmakta. Peki, sen ziraat şirketlerinin pazarlamacısı olmak yerine; bu ülkede devlet destekli kolektif bir tarımsal üretiminin içerisinde yer almak istemez misin?
Bu ülkenin mühendisleri, mimarları ve şehir plancılarıyla bütün emekçilerinin yarattığı sanayi tesisleri birer birer özelleştirildi. Ülkemizin kalkınmasında önemli yeri olan bu tesisler sermayenin kâr aracı haline getirildi, yandaşlara ve uluslararası tekellere peşkeş çekildi. Peki, sen bir mühendis, mimar, şehir plancısı olarak bu sürece boyun eğmek yerine; kendi ellerinle yarattığın sanayinin kamulaştırılmasını, sermayenin pençesinden geri alınarak kamusal hizmete verilmesini istemez misin?
Teknoloji, sermayenin kârını artırmak için önemli bir araç haline getirildi. Her yeni teknolojik gelişme yaşamımızı kolaylaştırıp çalışma sürelerini azaltacağı yerde, insanların izlenmesi ve gözetlenmesi için kullanılan baskı ve kontrol aracına dönüşmekte; sömürünün derinleşmesine sebep olmakta. Peki, sen bir mühendis, mimar, şehir plancısı olarak bu çarka hizmet etmek yerine; teknolojiyi emeği özgürleştirecek, halkımızın daha iyi koşullarda yaşamasını sağlayacak bir araç haline getirmek istemez misin?
Her geçen gün meslek alanlarımız önemsizleştirilmekte ve kimliksizleştirilmekte; bunun sonucu olarak mühendisler, mimarlar ve şehir plancıları işsiz kalmakta, ağır çalışma koşullarına maruz kalmakta. Peki, sen bir mühendis, mimar, şehir plancısı olarak sermaye grupları daha fazla para kazansın diye emeğini heba etmek yerine; tüm emekçi sınıflarla birlikte iş güvencesi ve insani çalışma koşulları için mücadele etmek istemez misin?
Mühendis, mimar, şehir plancısı arkadaş,
Evet bunları istiyorum diyorsan, sermayenin değil emeğin saflarındasın.
Sermayenin mühendisi, mimarı, şehir plancısı; madenci ölümlerine çanak tutar, kentlerin göbeğinde sellerden dolayı ölümlere seyirci kalır, üniversitede okumak için inşaatlarda çalışırken ölen öğrenciyi görmezden gelir, ülkemizin nükleer bir felaketin eşiğine gelmesinden rahatsızlık duymaz, kentinin kimliksizleştirilmesine, tarihinin yok olmasına izin verir.
En kötüsü, sermayenin mühendisi, mimarı, şehir plancısı bu ülkenin yok oluşundan fayda sağlamaya çalışır; emekçi halkımızın sömürülmesinden, emekçi halkımızın emeğinden kendisine pay kapar; AKP ve cemaatler eliyle kurulmaya çalışılan yeni-rejimin, polis-imam devletinin inşasından ve onun “çılgın projelerinden” kendisine pay kapmaya çalışır.
Bilimin ve mühendisliğin toplum için olduğunu bilen mühendis, mimar, şehir plancısı sermayenin teknik elemanı olmaya boyun eğmez; AKP’ye, milletvekili listelerinde patronları, müteahhitleri sıralayanlara, piyasacılara, Avrupa Birlikçilere boyun eğmez.
Sen de “Boyun eğmiyorum!” diyorsan TKP’ye güç ver, TKP’ye oy ver!
TKP’Lİ MÜHENDİS, MİMAR VE ŞEHİR PLANCILARI
mühendis_mektup
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder